merasim

di'li geçmiş limon yalamış kamaşık zaman gölgelerinde tahta minare derler burası
burada gelir nevresime asılan aile babası kösteklinin cüzdanı imana
tik tak tiktik tak
burada gerilir kadınlık saksıarası naylon ipte tek çivi
tak tuk taktak tuk
nah tam burada çakar selamı iki cihanın yedibelası topuk vurup çalımına

çünkü
burada çeker göndere sancağı Cavidan her gün ikindisi
ki hazırolda okunur işbu sivil şiirin son dizesi
o sancak ki mis pak Hacı Şakir kokusu kızıldır bıyık kırdıran dantelası
o sancak ki Ölü Ali bile aşka getiresi kızıldır yürek söker güllü dallı kenar işi
küt küt kürttürk küt
ve hazırolda okunur işbu sivil şiirin son dizesi

şim'di ki zamandır bizatihi zaman Cavidan'ın cenaze Zeliş'in tahta çıkışı merasimi
tek imam bulunamamıştırsa da hatun kişi niyetine kıbleye döner
kimsenin aklının ucu değmemiştir nasıl bilirdiniz diye cemaate kim sorar
zira Ölü Ali minaregölgesinde adamdan büyüktür bıyığının gölgesi der
ve ekler

''bir Cavidan dünyaya bedeldir ama Cavidan bir daha dünyaya nah gelir!''

) Zeliş nasıl tahta çıkar Tahta Minare'de nakledeyim derdim, yalanım varsa namerdim efsane değil, bilakis hakikattir; çıkart Pamuk'u kökünden kulağının ki dikkat kesil:
dikkat!
rahat!
haz'rol!
kravat gevşet!
şan şöhret don lastiği dom!
merasimde Zeliş
üç saat yüzüstü
yedi saat sırtüstü
donsuz yatarak ölüüstü
hakkıyla devraldı sancağı
namı kefereye yürüsün

mezarda ayaküstü
üç kez ve dört yana döne döne bağırdı
''elemtere fiş kem gözlere şiş!''
üç damlayı dört kere hoplaya zıplaya işedi
helal olsun helal olsun helal olsun

Zeliş
ve çıktı tahta Tahta Minare'de
düğün dernek kırk gün kırk gece

Cavidan
okutuldu üfletildi helvası mevlitinde
kırkı çıksın için kırk birinci gece

(öncesi bugün arkası yarın içinde, insan kabuk karpuz altında, sürsün hikayat yahut sen de rivayet, ki üfürelim dağılsın esrar perdesi; Cavidan Baba Hazretleri Türbe-i Şerifi duvarına hangi münasebetsiz esrar tekkesi müdavimi yazmıştır: ''Dertli gönüllere giren, işte benim Yankee Gülen''

tubi kontünyot or nat tubi Don Kişot.

Janset Karavin
'merasim'
''miş'li şim'di'lik zamanlıkta lisedeki edebiyat öğretmenim Fahire Hanım'a ithafen: Mezarınız vasıtasıyla müfredata işeyeceğim gün vesilesiyle direniyorum ölmeye.''

12 ağustos çarşamba - harbiye
yanılmıyorsam 2008

n'olur gerçeği söyleyin doktor, yaşayacak mıyım?

 
 bu şehir benden gitti, sense fal kapamış tek heykeldin meydanımda
netekim inkılap tarihi kitabı yazılmamıştı da biz mi yazmadık
bilakis atamızın ortanca çocuklarıyız; sevişemedik, ''tahkir ve tezyif ettik''
ama benim aksime sen, benden mordun müstakil ve fakat emekli bir gökkuşağında
 
Janset Karavin
11 aralık 2010, Kadıköyü